2017
Merkeze Hedeflenmek
Ocak 2017


Birinci Başkanlık Mesajı, Ocak 2017

Merkeze Hedeflenmek

Son zamanlarda, okçuluk sanatı ile uğraşan bir grup insanı izledim. Sadece izlemekle gördüm ki, gerçekten ok ve yay kullanmada uzmanlaşmak istediğinizde, bunun zaman alacağı ve antrenman gerektireceği benim için anlaşılır olmuştu.

Boş bir duvara oklar atıp sonra okların etrafında hedefler çizerek başarılı bir okçu unvanına erişebileceğinizi sanmıyorum. Hedefi bulma ve tam isabet ettirme sanatını öğrenmek zorundasınız.

Hedefleri Boyama

İlk önce ok atıp sonra hedef çizmek biraz saçma görünebilir, ama bazen hayatın bazı durumlarında bu davranışın aynısını kendimiz yansıtırız.

Kilise üyeleri olarak, sevindirici haber programlarına, konularına ve hatta ilginç, önemli ve bize hoş gelen öğretilere kendimizi bağlama eğilimimiz vardır. Bu konuların etrafında hedefler çizmeye ayartılırız ki, bu bizim sevindirici haberin merkezine hedeflendiğimize inanmamıza neden olur.

Bunu yapmak kolaydır.

Çağlar boyunca Tanrı’nın peygamberlerinden mükemmel öğütler ve ilhamlar aldık. Ayrıca çeşitli yayınlar, el kitapları ve Kilise’nin kılavuz kitapları da bizi yönlendirir ve gerekli açıklamalar yaparlar. Muhtemelen en çok sevdiğimiz bir sevindirici haber konusunu seçebilir, onun etrafına nişan tahtası çizebilir ve sevindirici haberin merkezini belirlediğimizi kendi mantığımıza göre açıklayabiliriz.

Kurtarıcı Açık Bir Şekilde Anlatır

Bu günümüze özgü bir sorun değildir. Eskiden dini liderler, yüzlerce emirden hangisinin en önemli olduğunu bulmak için liste yapmaya, sıralama yapmaya ve bunları tartışmaya çok büyük bir zaman harcadılar.

Bir gün din alimlerinden bir grup, Kurtarıcı’yı bir fikir ayrılığına çekmeye çalıştı. Çok az kişinin aynı fikirde olabileceği bir konuda O’nun görüşünü almak için soru sordular.

O’na, “Efendim, yasadaki en büyük buyruk hangisidir?” diyerek sordular.

Hepimiz İsa’nın nasıl cevap verdiğini biliyoruz: “Tanrın Rab’bi bütün yüreğinle, bütün canınla ve bütün aklınla seveceksin.

“İşte ilk ve en önemli buyruk budur.

“İlkine benzeyen ikinci buyruk da şudur, Komşunu kendin gibi seveceksin.

“Kutsal Yasa’nın tümü ve peygamberlerin sözleri bu iki buyruğa dayanır.”1

Lütfen son cümleye dikkat edin: “Kutsal Yasa’nın tümü ve peygamberlerin sözleri bu iki buyruğa dayanır.”

Kurtarıcı bize sadece hedefi göstermedi, aynı zamanda hedefin ortasını da tanımladı.

Hedefi Vurmak

Kilise üyeleri olarak, İsa Mesih’in adını üzerimize almak için antlaşma yaparız. Dolaylı olarak ifade etmek gerekirse, bu antlaşma Tanrı hakkında öğrenmeye, O’nu sevmeye, O’na olan imanımızı arttırmaya, O’nun yolunda yürümeye, O’nun tanıkları olarak kararlılıkla ayakta durmaya gayret edeceğimizi anlamaktır.

Tanrı hakkında daha fazla öğrendikçe ve O’nun bizim için olan sevgisini hissettikçe, İsa Mesih’in sonsuz kurbanlığının Tanrı’nın ilahi bir armağanı olduğunu daha iyi anlarız. Ve Tanrı’nın sevgisi, bizi bağışlama mucizesine yönlendirecek olan gerçek tövbe yolunu kullanmamız için bize ilham verir. Bu süreç çevremizde olanlar için daha fazla sevgi ve merhamet duymamızı sağlar. İnsanlara yapıştırılan etiketlerin ötesini görmeyi öğreneceğiz. Başkalarını günahlarına, eksikliklerine, kusurlarına, siyasi eğilimlerine, dini inançlarına, milliyetlerine ya da deri rengine göre suçlama veya yargılama ayartmasına karşı koyacağız.

Karşılaştığımız herkesi Cennetteki Babamız’ın bir çocuğu, erkek kardeşimiz veya kız kardeşimiz gibi göreceğiz.

Başkalarına -hatta bilhassa kolayca sevilemeyen insanlara- anlayışla ve sevgiyle elimizi uzatacağız. Yas tutanlarla yas tutacak, teselliye ihtiyacı olanları teselli edeceğiz.2

Ayrıca doğru sevindirici haber hedefinin ne olduğu hakkında ıstırap çekmemize gerek olmadığını anlayacağız.

Hedef iki büyük emirdir. Kutsal Yasa’nın tümü ve peygamberlerin sözleri bu iki buyruğa dayanır.3 Biz bunu kabul ettikçe, diğer bütün iyi şeyler anlamlı gelmeye başlayacaktır.

Eğer ana odak noktamız, düşüncelerimiz ve çabalarımız Her şeye Gücü Yeten Tanrı’ya sevgimizi arttırmaya ve kalbimizi başkalarına açmayı amaçlarsa, doğru hedefi bulduğumuzu ve nişan tahtasının ortasına hedeflendiğimizi, yani İsa Mesih’in gerçek öğrencileri olmaya başladığımızı bilebiliriz.

Bu Mesajı Öğretmek İçin Fikirler

Bu mesajı paylaşmadan önce “Kurtarıcımız’ın Sevgisi” ilahisini söyleyebilirsiniz. (İlahiler, no. 113). Daha sonra ziyaret ettiğiniz kişileri kendi hayatlarındaki “hedefler” üzerinde düşünmeye teşvik etmeyi göz önünde bulundurun. İki büyük emir olan “Tanrın Rab’bi sev” ve “komşunu kendin gibi sev” (bkz. Matta 22:37, 39) emirlerinin, her zaman onların eylemlerini yönlendirdiğine dair emin olmanın yolları hakkında konuşabilirsiniz. Ayrıca kendi hayatınızı hangi özel yollarla Mesih’e odakladığınızı ve bunun sizi nasıl kutsadığına dair tanıklığınızı paylaşabilirsiniz.