Kutsal Yazılar
GİRİŞ


LUKA

GİRİŞ

Kitabın Amacı: Luka, daha kitabın başında amacının, İsa’nın yaşamını doğru ve ayrıntılı bir biçimde anlatmak olduğunu açıkça ortaya koyuyor (1:1-4). Luka, Elçilerin İşleri Kitabı’nda da Müjde’nin o çağda bilinen dünyanın merkezi durumundaki Roma’ya kadar nasıl yayıldığını anlatır. O devirde yazarların, yapıtlarını ileri gelen kişilere adamaları bir gelenek haline gelmişti. Nitekim Luka da her iki kitabı, adı Teofilos –“Tanrı’yı seven” anlamında– olan bir kişiye hitaben kaleme almıştır. Kuşkusuz Luka bu adamın kişiliğinde geniş bir kitleye seslenmeyi amaçlamıştır.

Kitabın İçeriği: Kitap, “Rab’bin yolunu hazırlamaya” gelen Vaftizci Yahya’nın ve İsa’nın doğumuna ilişkin bilgileri vererek başlıyor. Bundan sonra İsa’nın Müjde’yi duyurduğu, öğretisini yayıp mucizeler yaptığı döneme geçiyor. Daha sonra İsa’nın, giderek artan baskılara rağmen Yeruşalim’e, bile bile ölüme gidişi anlatılıyor. Bunu, İsa’nın dirilişi ve göğe alınışını anlatan bölümler izliyor.

Luka, peygamberlik sözlerini yerine getiren Tanrı’nın, bir kurtarıcı göndermekle insanlık tarihini nasıl yönlendirdiğini vurgular. Tanrı’nın bu etkinliği, meleklerin gönderilmesi olayında; Tanrı’nın gökten seslenişinde; ve özellikle birçok inanlının Kutsal Ruh’la dolması olayında açıkça görülüyor. Tanrı’nın gücü, İsa’nın yaptığı mucizelerde de gözle görülür bir şekilde etkindi. On altı ayrı olayda, belirli hastalıklara yakalanmış kişilerin mucizevi şekilde iyileştirildiğinden söz ediliyor. Bunun yanısıra, İsa’nın bir arada bulunan çok sayıda hastayı iyileştirdiği, kitabın beş ayrı yerinde belirtiliyor.

Luka’nın yaklaşık yüzde kırkı İsa’nın öğretisinden oluşuyor. İsa öğretisinde birçok benzetme kullandı; Luka’da 26 benzetme var. Bunların 16’sı İncil’in öbür kısımlarında yer almaz. İsa’nın bütün öğretisini kısaca özetlemek oldukça güçtür. Şu kadarını söyleyelim ki, İsa Tanrı’nın Egemenliği’ni duyuruyor. Sözü edilen egemenlik, değer yargıları yönünden tümüyle farklı, insanın yüreğinde etkin olan tanrısal egemenliktir. İsa’nın kendisi, egemenliği günden güne büyüyen, ikinci gelişinde de bu egemenliği tümüyle gerçekleşecek olan Kral olarak çıkar karşımıza.

Kitapta bireye iletilmek istenen bildiri, günahların bağışlanmasıyla gerçekleşen kurtuluş müjdesidir. Dünya malına kökten değişik bir yaklaşım içinde olan İsa, bu müjdeyle özellikle yoksullara, hastalara ve ezilmişlere sesleniyor. Bildirisinin o çağda hor görülen kadınlara ve Yahudi olmayan uluslara da yönelik olduğunu vurguluyor. Nitekim, “Kaybolmuş olanı arayıp kurtarmaya geldim” diyordu. Ama kişinin kurtulmaya istekli olması gerekir. Bu nedenle önce Yahya, sonra İsa, daha sonra da İsa’nın öğrencileri insanları tövbeye çağırdılar. İsa’yı izleyecek olanlar bütün varlıklarıyla adanmış birer öğrenci olmaya ve sürekli bir dua yaşamı sürmeye çağrılmışlardır.